Tüp Mide (Zayıflama) Ameliyatı Nedir?

Tıp dilinde tüp mide ameliyatı, zayıflama ameliyatı olarak da bilinen mide küçültme ameliyatıdır. Bu yöntem aynı zamanda obezite cerrahisi çeşitlerinde de en sık kullanılan yöntemlerden biridir. Tüp mide ameliyatının kısa bir tanımı, midenin cerrahi bir işlemden sonra tüp haline getirilmesidir. Bu tüp veya tüpüler formda sindirim sistemindeki diğer organlarla aynı şekilde çalışır ve yemek borusundan gelen besinin bağırsağa kadar devam etmesini amaçlar. Bu nedenle tüp mide ameliyatı için midenin büyük bir kısmı cerrahi bir operasyonla geri dönüşümsüz olarak kesilir. Ve operasyon, adıyla uyumlu bir şekilde tüp haline gelen mide ile sona erer.

Obezite Cerrahisi Operasyonlarında Genel Riskler Nelerdir?

Bu tip ameliyatlarda karşılaşılan komplikasyonlar Tüp Mide ameliyatı ve diğerlerinde de görülebilmektedir. En sık görülen 3 komplikasyon kanama ve dikiş hattının kısmen ayrılması, ayrıca mide suyunun veya yutulan sıvı-katı gıdaların karın boşluğuna kaçması yani sızıntı ve pıhtılardır. Bu pıhtıya emboli de denir. Tüp mide ameliyatında %1’lik bir sızıntı olasılığı vardır ancak bu sızıntının deneyimli bir obezite cerrahı tarafından yönetilmesi gerekir. Aksi takdirde sonuçları çok ağır olabilir. Sızıntı sonrası USG ile birlikte kateter ve endoskopi eşliğinde bariatrik stent takılarak tedavi sağlanabilir. Ameliyattan sonra pulmoner emboli gelişebilir. Bu nedenle hastalara ameliyattan 12 saat önce kan sulandırıcı verilir veya ameliyattan 6 saat sonra kan sulandırıcı yapılır. Yüksek basınçlı diz boyu varis çorabı giyilir. Pulmoner emboli gelişmemesi için hastaya Tüp Mide ameliyatından 2 ila 3 saat sonra ameliyata başlanır. Diğer bir akciğer komplikasyonu, akciğerin bir bölümünün sönmesidir. Tüp Mide ameliyatı sonrası uzun dönemde gelişebilecek en önemli cerrahi komplikasyon midede darlık gelişmesidir.

Tüp Mide Ameliyatı ve Gastrik Bypass Ameliyatı Arasında Başlıca Farklar Nelerdir?

Tüp mide ameliyatı vücut kitle indeksi 40 kg/m2 üzerinde olanlar (morbid obez yani çok obez) için uygundur. 18-65 yaş arası, vücut kitle indeksi 35 ve üzeri olan, ameliyat olmasına engel herhangi bir rahatsızlığı olmayan herkese gastrik bypass ameliyatı yapılabilir. Gastrik bypass ameliyatı, obezitesi olan kişilerin kilo vermesine ve obeziteye bağlı sağlık problemlerini iyileştirmesine yardımcı olan cerrahi bir işlemdir. Prosedür mide ve ince bağırsakta değişiklikler yaparak gıdaların emilimini azaltmayı amaçlar. Kişi diyet ve egzersiz gibi yöntemlerle kilo vermeye çalışmış ancak başarılı olamamışsa ve obeziteye bağlı herhangi bir sağlık sorunu varsa mide baypas ameliyatı kalıcı bir çözüm sunabilir. Ancak obezite sorunu yaşayan herkes için uygun bir obezite cerrahisi yöntemi değildir.

Gastrik bypass ameliyatı diğer obezite ameliyatları gibi genellikle laparoskopik yöntemle yapılır. Karın bölgesine açılan küçük kesilerden girilerek ameliyat yapılır. Gastrik bypass ameliyatları için robotik cerrahi yöntemi de kullanılmaktadır. Ameliyatın tamamı laparoskopik cerrahi yöntemi ile gerçekleştirilir. Bu obezite cerrahisi, çok sayıda küçük kesi yapılarak gerçekleştirilir. Bu kesilere yerleştirilen portlar, el aletlerinin karnına ulaşmak için kullanılır. Bunlardan biri video kameraya bağlı cerrahi teleskop, diğeri ise özel cerrahi aletlerin girişi içindir. Cerrah, işlemi bir video monitöründe izler. Deneyimli bir laparoskopik cerrah, tecrübesiyle birçok işlemi açık cerrahide olduğu gibi laparoskopik olarak gerçekleştirebilir.

Gastrik By-Pass ve Tüp Mide Ameliyatı Sonrası neler yapılmalı?

Gastrik Bypass sonrası tekrar kilo alma riski oldukça düşüktür. Bu fizyolojiden maksimum düzeyde yararlanabilmek için hastanın sadece öğünlerde yemek yemesi, günde 2-3 öğün alması ve öğün aralarında atıştırmalardan kaçınması gerekmektedir. Bu ameliyat, uzun bir süre boyunca kazanılan yeme alışkanlıklarının değiştirilmesini gerektirir. Ameliyatın sonlarında tekrarlayan kilo alımı vakalarının hemen hepsinde, yemek kapasitesinde bir artış olmadı. Bu tür beslenme alışkanlığının yan etkilerini ortadan kaldıracak bilinen bir operasyon yoktur. Obezite, ameliyat sonrası ilk 6 ay dâhil 18 ay boyunca devam eden kilo kaybı beklentisidir. Daha sonra, bir plato fazı ve 24 ila 60 ay arasında yaklaşık %10’luk bir ağırlık artışı ile ağırlığı stabilize etmesi beklenir. Ameliyat sonrası her kilo alımı müdahale kapsamında değerlendirilmemelidir. En değerli değerlendirme aşırı kilo kaybı oranıdır. Bariatrik cerrahi sonrası EWL’nin bilimsel başarı sınırı %50’nin üzerinde kilo kaybı, ideali ise %60 ila %70’in üzerine çıkmasıdır.

Tüp Mide Ameliyatı olanların yapması gerekenler

Tüp mide ameliyatı sonrası iyileşme döneminde vücut normalden daha fazla enerji harcar. Bu süreçte doktorunuzun tavsiyelerine uymanız çok önemlidir. Tavsiyelere uyduğunuz sürece en kısa sürede iyileşecek ve yorgunluk hissiniz ortadan kalkacaktır. Tüp mide ameliyatından hemen sonra dikişler alındığı için iyileşme süreci de hemen başlamaktadır. Günlük hayata hemen başlanabilir. Yaklaşık bir haftalık bir dinlenme süresinden sonra hasta kişiler hemen işlerine ve günlük yaşamlarına dönebilirler. Mide ameliyatı sonrası iyileşme hızlıdır ancak kişi ağır yük taşıyan bir vücut işinde çalışıyorsa kişi 2 hafta istirahat etmelidir. Hızlı bir iyileşme süreci olmasına rağmen mide ameliyatı olmuş kişilere operasyon sırasında teknik sorunlar yaşanmışsa hemen müdahale edilmelidir. Çok fazla sorun olmasa da bir miktar risk olduğunu söyleyebiliriz. Safra kesesi ameliyatı gibi düşünülebilir. Kolay ve kısa süreli bir operasyondur.

Mide Küçültme Ameliyatı sonrası diyet

Tüp mide ameliyatı sonrasında beslenme konusunda uzmanlaşmış bir diyetisyenden destek alınır. Diyet listesi kişiye özeldir. İlk 2 ay sıvı gıdadan katı gıdaya geçiş kademeli olarak sağlanır. Ameliyattan hemen sonra beslenme öncelikle sıvı gıdalarla başlar. İlk aşamadan itibaren vitamin ve kalsiyum takviyesine de başlanır. Yürümeye başladığınızda tahılsız sulu yiyecekler yemeye başlayabilirsiniz. Tüketilen sıvı gıdalar yağlı ve kalorisi yüksek olmamalıdır. Tüp mide ameliyatında emilim değişmez, mideniz tükettiğiniz gıdaları tamamen sindirir. Vücudunuzun tekrar kilo almaması için yediğiniz besinlerin kalori ve yağ oranını hesaplamanız gerekir.

Obezite Cerrahisi Sonrası ne kadar kilo verilir?

Obezite cerrahisi sonrasında ortalama fazla kilo kaybı %70 ve birçok hastada bu oran %80’e kadar çıkmaktadır. Açıkçası, hastaların neredeyse %80’i en düşük noktalarına ulaştıktan sonra az miktarda sırt ağrısı çeker. Ek olarak, ameliyat ne kadar uzun sürerse, hastaların biraz kilo alma olasılığı o kadar artar. Tekrarlayan kilo alımı yaşayan hastalar, ameliyattan sonraki 5 yıl içinde eski kilolarının %8’ini geri kazanırlar. Yani ameliyat öncesi 100 kilo fazlalığı olan ve ameliyatla 70 kilo vermiş bir hasta, 8 kilo geri almayı beklemelidir. İyi haber şu ki, hastaların büyük çoğunluğu için geçerli ve 10 yıl sonra bile aşırı kilo kaybının en az %50’sini korumayı başarıyorlar. Obezite cerrahisi oldukça ciddi ameliyatlardır. Sadece obezite hastalarına uygulanmaktadır.

Zayıflama Ameliyatını Devlet karşılıyor mu?

Zayıflama ameliyatı, genel olarak devlet tarafından karşılanmaz. Ancak kişinin hayati tehlikesi varsa ve doktor sağlık heyeti bu ameliyata karar verişe, devlet sigortası tarafından karşılanabilir. Obezite cerrahisi genel olarak sağlık sigortasını kapsayan ameliyatları içermemektedir.

Yorum Yaz