Kaynak: https://www.bilim.org/
İnsanların ‘uzun ve sağlıklı yaşam’ arayışı, dur durak bilmeyen bir arayış. Sardunya, İkarya ve Okinawa adalarındaki mavi zonlular gibi uzun yaşamın sırrını çözmüş toplumlar, bizi merak içinde kıvrandırmış ve kıvrandırmaya da devam ediyor. Ancak, uzun yaşama kavuşmak Kaf Dağı’nın ardında olmayabilir. Günümüzde, yaşamı sağlıklı kılan çoğu etmen biliniyor ve gündelik hayatımızı kökünden değiştirmeden başarabileceğimiz şeyler. Sigara içmemek, dengeli beslenmek, doymamış yağları tercih etmek, stresten uzak durmak ve fiziksel aktivite bilinen sırlardan. Peki, bir yenisine daha hazır mısınız?
Aslında, bahsettiğimiz yeni faktör fiziksel aktiviteyle yakından ilişkili. Avustralyalı bilim adamları, yılın başlarında British Journal of Sports Medicine dergisinde yayınlanan bir çalışmada, hızlı yürümenin erken yaşta ölüm riskini düşürdüğünü gösterdi. Elbette, haftada en az 150 dakika orta tempolu aerobik (yani nefes nefese kalmadan gerçekleştirilen) aktivitenin sağlıklı yaşama olumlu katkısı yeni bir bilgi değil. Ancak bu aktivitenin nasıl olması gerektiği kafa karıştırıcı olabiliyor. Öğle arasında yaptığınız gezinti buna dâhil mi örneğin?
Sydney Üniversitesi Charles Perkins Merkezi ve Toplum Sağlığı Fakültesi’nden Emmanuel Stamatakis, “Yürüme hızı, belirli nedenlerin tümüne bağlı ölümler ile ilişkilendirilmiş; ancak egzersiz dışındaki rolü şimdiye kadar incelenmemişti.” diyor.
Sağlıklı aktivitenin nasıl olacağını belirlemek için, İngiltere ve İskoçya’da 1994 ile 2008 yılları arasında 50.000’den fazla insandan toplanmış 11 anket incelenmiş. Aynı zamanda katılımcıların ölüm kayıtlarına da bakılarak kanser ve kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin istatistiğine de ulaşmış.
Araştırmadan çıkan güzel haber, ortalama bir hızla yürüyenlerin kaplumbağa hızındakilerle karşılaştırıldığında erken yaşta mezara girme olasılıklarının %20 daha az olması. Ortalama veya daha yüksek hızda yürüyüşlerin, kronik kalp yetmezliği ve kalp krizi kaynaklı ölüm riskini dörtte bir oranda düşürdüğü gösterilmiş.
Peki, sağlıklı yürüyüş hızı ne kadar olmalı? Hızlı bir yürüyüş, genellikle saatte 5 ila 7 kilometre arasında olmasına rağmen, sayılar yürüyen kişinin formuna göre değişiklik gösterebiliyor. Ancak, yürüyüş süresince nefesiniz hafifçe kesiliyor ve terliyorsanız, iyi bir hızda yürüdüğünüz söylenebilir.
Araştırmaya göre, hızlı yürüyüşün yararları 60 yaş ve ilerisinde artıyor. Kalp rahatsızlığı kaynaklı ölüm riski ortalama hızda yürüyenlerde %46 düşerken, bu sayı hızlı yürüyenler için %53’e kadar çıkıyor. Kalp hastalıklarındaki bu umut verici tabloya rağmen; Avusturalyalı ekip, kanser ve yürüme hızı arasında bir ilişki kuramamış. Yine de, bu ilişki yoksunluğunun nihai olmadığını düşündüklerini de ekliyorlar; kanser kompleks bir hastalık ve bütünü oluşturan parçaların ayrı ayrı incelenmesi farklı sonuçları beraberinde getirebilir.
Çalışmayla ilgili not edilmesi gereken birkaç husus var. Öncelikle, anket cevaplarının katılımcılar tarafından beyan edildiği ve sonuçlara dürüst bir iletişim olduğu varsayılarak ulaşıldığının altı çiziliyor. Ayrıca, nedenselliği koymak çetrefilli; çünkü hızlı hareketin mi sağlık tablosunu arttırdığı yoksa zaten hali hazırda sağlıklı olan insanların mı hızlı hareket etmeyi sevdiklerini bilmenin yolu yok.
Bunları okumak, kahve molanızda kendinizi dışarı atma isteğini beraberinde getirebilir. Dışarı çıkmadan önce, burada bahsedilenin göreceli risk olduğunu vurgulamamızda fayda var. Kalp hastalıkları ya da herhangi başka bir sağlık sorunu mutlak riskiniz tamamen eşsiz fizyolojinize bağlı. Ancak yine de böylesi çalışmalar, egzersizin hayatımızdaki önemini bize hatırlatmakta ve bizi harekete sevk etmekte. Öyleyse, haydi dışarı!
